Photo by Nathan Cowley on Pexels.com
İlişkilerde kendi duygularımız kadar karşımızdaki kişilerin duyguları da önemlidir. Stephen Covey’in dediği gibi “önce anlamaya çalış, sonra anlaşılmaya”. Buna rağmen iş ve özel hayatımızda kimi zaman yanımızda çalışanların, kimi zaman ise aile bireylerinin duygularını yok sayıyor ya da gereken değeri vermiyoruz.
İzleyenler hatırlayacaklardır; Ölü Ozanlar Derneği (Dead Poets Society) filminin bir sahnesinde, kendinden izin almadan okul tiyatrosunda oynayan oğlu ile eşinin önünde konuşan baba oğlunun okulu ve geleceği ile ilgili kararlarını açıklamaktadır. Delikanlı bazı konularda fikrini söylemek istediğinde babası tarafında ya dinlenmemekte ya da “kes sesini” diye cevaplanmaktadır. Konuşmanın bir bölümünde delikanlı “içimdeki duyguları açıklamak zorundayım” der. Tam da bu anda anne oğluna “lütfen babana karşılık verme” diyerek ayağa kalkar, baba ise hafifçe oğlunun üzerine yürüyerek, elini kaldırır ve sert bir tonda “pekâlâ ne hissettiğini söyle” diye çıkışır, arkasından “evet ne var?” diye sözüne devam eder. Bu durumda delikanlı umutsuzca boynunu bükerek, bir annesine bir babasına bakar ve omuzlarını yukarıya kaldırarak, tüm masumiyeti ile “hiçbir şey” der. Bu olayın gecesinde kendini değersiz ve önemsenmeyen bir birey olarak hisseden delikanlı maalesef hayatına son verir. Bir seminerim esnasında katılımcılardan birinin anlattığı olayı duyduğumda kulaklarıma inanamadım. Bir banka şubesinde çalışan kadın katılımcı bir gün mesai esnasında babasının kalp krizi geçirdiğini haber alır. Hemen müdürüne giderek durumu anlatır ve izin ister. Müdür “Baban ölmüş mü?” diye sorar. “Hayır” cevabını alan müdür “O zaman akşam gidersin” diyerek, izin isteğini reddeder. Görüldüğü gibi karşımızdaki kişilerin duygularını göz ardı etmek bazen çok kötü anlar yaşamamıza ya da yaşatmamıza neden olabiliyor. Bir özel okulda anne-babalara yönelik olarak verdiğim seminerde “Ölü Ozanlar Derneği”ndeki bu sahneyi örnek vermiştim, seminer sonrası bir hanımefendi “verdiğiniz örnek biraz ağır olmadı mı?” diye sordu. Cevabı sizlere bırakıyorum.
Komentarze